Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Mali Sekreteri Hasan Kütük
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Mali Sekreteri Hasan Kütük, 9 Eylül’de başlayacak 2024-2025 eğitim öğretim yılı öncesi, çeşitli eğitim gereçlerinin maliyetlerinin hesaplandığı ve geçen yıllarla karşılaştırıldığı bir rapor hazırladıklarını belirtti. Kütük, raporda ayrıyeten hükümetin eğitimde nasıl sıkıntılara sebep olduğuna iliksin tespitler ve bu meselelerin tahlillerine yönelik tekliflere yer verdiklerini söyleyerek şu açıklamayı yaptı,
“Geçen yılla bu yıl ortasındaki fark yüzde 88.8”
“Çocuklarımızın okula kaydında bir ailenin ödemesi gereken maliyeti ve bir çocuğun okula başlama masraflarıyla ilgili bir araştırma yaptık. Ankara’da 137 kalem üzerinden yaptırmış olduğumuz araştırmalarda maliyetlerin ne kadar yüksek olduğunu, veliler ve aileler için bunu karşılamanın ne kadar sıkıntı olduğunu gördük. Burada geçen yılla bu yıl ortasında yaptığımız bir kıyaslamada ortalama artışın yüzde 88.8 olduğunu gördük. Minimum fiyatın 17 bin lira olduğu, memur emeklilerine ve memurlara yüzde 19 artırım yapıldığı bir yerde bir çocuğun okula başlamasının maliyetinin geçen yılla bu yıl ortasındaki artışı yüzde 88.8 olmuştur.
“Zor bir eğitim-öğretim süreci bizleri bekliyor”
Gerçekten okulların açılmasıyla birlikte çocuklar, veliler ve öğretmenler açısından da güç bir eğitim-öğretim sürecinin bizleri beklediğini görüyoruz. Doğal olarak hükümet, Ulusal Eğitim Bakanlığı’na kâfi bütçeyi ayırmadığı için okul yönetimleri bu sarfiyatları karşılamak için velilere yükleniyor. Oradan bunun karşılanması için çeşitli isimler altında veliler ödeme yapmak durumunda kalıyor. Veliler müşteri, öğretmenler tahsildar, okullar ticarethane haline gelmiş.
Bu eğitim-öğretim yılında çocuklarımızın daha nitelikli okullara başlayabilmesi, velilerin daha az kasvet yaşaması ismine hükümete davetimizdir. Okullarımızın muhtaçlıklarını karşılayın. Bir de bunun üzere, güvenlik ve paklık gereksinimini karşılayacak işçi üzere de ayrıyeten yeniden veliler üzerinden okul yönetiminin yapmış olduğu işçi alımları da olacak. Bu da velilerin üzerine ek yükün getirileceğini gösteriyor. Okullar eğitim-öğretime hazır değil. Sarsıntı bölgesindeki konteyner kentlerde çok ilkel ve güç şartlarda hiçbir takviye almadan eğitim-öğretimini sürdürmek zorunda kalan öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz olacak.” (ANKA)